25 Şubat 2009 Çarşamba

SINIRLARI ZORLADIK-1

Merhaba.
Önceki hafta görevli olarak Kıbrıs'daydım. O nedenle de blog çalışmalarına biraz ara vermek durumunda kaldım. Döndükten sonra da yine yurtdışında olduğum için bir türlü zaman bulup yazamadım. Şimdi yeni haberler ile yine birlikteyiz.

Ankara'da iken de hava soğuk ve de yağmurlu idi. O nedenle de fotoğraflarda istediğim görüntüleri elde edemedim. Yoksa gökyüzündeki bembeyaz pamuk yumakları daha güzel görünecekti ancak olmadı. Yakalayabildiğim görüntüler aşağıdaki gibiydi.

Bu da Kıbrıs'taki küçük bir yerleşim biriminin yukarıdan görünüşü.

Aşağıdaki fotoğraf de bana göre Girne'nin, belki de Kıbrıs'ın en güzel yerlerinden birisi olan Bellapais den bir görünüş.

1993-1997 yılları arasında Kıbrıs'taki tüm işlerden sorumlu koordinatör olduğum için bu yıllarda zamanımın neredeyse yarısı Kıbrıs'ta geçti. O nedenle de en son 1997 de gittiğim Kıbrıs'a bu kadar yıldan sonra tekrar gitmek çok değişik oldu benim için.

Ancak itiraf etmek gerekirse Kıbrıs da yavaş yavaş büyümeye ve de değişmeye başlamış. Oysa ben o eski kendine özgü halini görmeyi bekliyordum. Çünkü bana göre Kıbrıs'ın o eski kendine özgü hali daha güzeldi. Şimdiki gibi büyük binalar ve apartman-beton konsepti yoktu. Bunlar ise hiç uymamış Kıbrıs'a. Havalar da gayet güzeldi, adeta bahar havası gibi.


Burası da Girne'den limandan akşam görüntüsü.

Sınırları zorlamak konusuna gelince; onu da bir diğer yazımda anlatmak istiyorum izninizle. Şu anda yine yurtdışında olmam nedeniyle internet için zamanım olmuyor. Yurda dönünce inşallah daha detaylı yazacağım. Hem burası ile ilgili de yazarım.
Saygı ve selamlarımla,

18 Şubat 2009 Çarşamba

KIŞ GERİ GELDİ

Merhaba.
Bir önceki yazımda belirttiğim gibi, Şubat ayı başında anormal sıcaklık değerlerine ulaşan havalar tekrar soğuyup mevsim normallerine döndü. Kar yağışları da yeninden başladı. Pazar akşamı Ankara’ya özellikle de yüksek kesimlere lapa lapa kar yağdı. Bu hafta ve gelecek hafta da kar yağışları devam edecek. Soğuk ve yağışlar kış mevsiminin devam ettiğini, henüz şubat ortasında olduğumuzu yeniden hatırlattı bizlere.
Ancak sıcak geçen günlerde birçok bölgede özellikle de sahil kesimlerinde arıların yavru faaliyetlerine başladıklarını öğrendik. Sahil kesimleri dışında İç Anadolu gibi soğuk bir bölgede dahi faaliyetlerin başladığını da Sayın Halil Bilen’in bloğundan öğrendik.

Umarım havaların tekrar soğuması nedeniyle yavru faaliyeti başlayan bölgelerde olumsuzluklar yaşanmaz.

Tüm arıcı dostlara başarılı bir sezon dilerim.

6 Şubat 2009 Cuma

BÖYLE GİDERSE

Merhaba.

Başlığa bakınca acaba neden bahsediyor diyeceksiniz. Havaların bu şekilde anormal gitmesi beni endişelendiriyor. İç Anadolu gibi kara iklimine sahip olan bir bölgede dahi hemen şubat ayı başında havaların bu derece sıcak gitmesi anormal ve de bir o kadar da sakıncalı. Bol yağışlı bir yıl beklerken şubat başında bahar günleri yaşanıyor. İnşallah bu sıcaklar böyle devam etmez ve mevsim normallerine döner. Aksi halde neredeyse ağaçlar açacak kış ortasında. Sonra da genelde olduğu gibi havalar birden soğursa bu da açmış olan ağaçlarda büyük kayıplara neden olacak. Hem bu konuda faaliyet gösteren üreticiler hem de tüketici olarak bizler de bundan olumsuz etkileneceğiz.

Arı konusunda ise; bazı bölgelerde özellikle de sahil kesimlerinde arılar yavru faaliyetine başlamışlar. Bizim bölgede de faaliyet başlarsa ve de havalar tekrar eksi değelere düşerse ne yapmamız gerekir bilmiyorum, ancak olumsuz etkileneceğimizi düşünüyorum. Bu konuda yorumlarınızı bekliyorum

Dileğim kimsenin hiçbir olumsuzluk yaşamadan herkesin başarılı bir yıl geçirmesidir.

Saygılarımla,

2 Şubat 2009 Pazartesi

Ne Zaman Başlıyoruz

Merhaba.
Arıcı dostların Blog'larından takip ettiğim kadarıyla bazı bölgelerde arılar çoktan faaliyete geçmiş. Pupa ve yavru dönemine girilmiş. Bu bölgeler de genellikle sahil bölgeleri anladığım kadarıyla. Çünkü İç Anadolu şu günlerde özellikle de geceleri ciddi derecede tekrar soğudu. Bu sene havalar normal seyretmedi bölgemizde. Ocak ayında 13-15 dereceleri gördük ancak bu durum da normal değildi. Keşke mevsimler eskisi gibi daha düzenli olabilse.

Dün arıya bakmaya gittik. Kovan önünde ve yerde ömrünü tamamlayıp dışarı atılan arılar vardı. Başka da birşey göremedim ve de ne durumda olduklarını çok merak ettim.

Hava da güneşli olmasına rağmen soğuk olduğu için fazla birşey yapılamayacaktı. O nedenle de bir an için üst örtüyü açıp hemen kapattık. Görüntü aşağıdaki gibiydi.


Ancak açamadığım için içeride durumun ne olduğunu, yeterli miktarda ballarının kalıp kalmadığını göremedim. Sonbaharda verdiğim kekden bir miktarı da henüz duruyor. Arılar birkaç hafta daha idare edebilirmi, bunu nasıl anlayabilirim?

Biz İç Anadolu'da ne zaman kontrol faaliyetlerine başlayabiliriz? Kovanları hava kaç dereceye çıktığında kontrol edebiliriz? Besleme faaliyeti bizim bölgemizde ne zaman başlamalı?
Görüş ve önerilerinizi rica ederim.