4 Şubat 2010 Perşembe

FOTOĞRAFIN DUAYENLERİ

Merhaba.
Başlık biraz değişik oldu. Halbuki ben Berlin yazımı tamamlayacağımı belirtmiştim daha önce. Oysa şimdi konu değişti diyebilirsiniz.

Aslında değişmedi, Berlin yazımı tamamlayacağım. Ancak arada ufak bir aktiviteden bahsetmek istedim.

Uzun süredir zaman problemi nedeniyle ara vermek zorunda kaldığım fotoğraf aktivitelerine biraz zaman ayırmaya karar verdim. Bu konuya ara vermek de beni rahatsız etmeye başlamıştı.

Böylece geçtiğimiz haftalarda uzun süredir gidemediğim Fotoğraf Sanatı Kurumuna (FSK) gitmeye karar verdim. Programa bakmak için internet sitesine girdiğimde ise gördüklerime inanamadım adeta.
Fotoğrafta 50 yılını doldurmuş üstadlarımızın ödül töreni varmış. Tabii hemen koştum yetişmek için.
Çok güzel bir organizasyon yapılmış. Bu kadar insanı biraraya getirmek de gerçekten büyük başarı. Hele de bazıları yurtdışında yaşarken.
Geçtiğimiz günlerde aramızdan ayrılan rahmetli Eczacıbaşı da davetliydi. Ancak gelemedi. Ödülü de temsilcisine verildi kendisine iletilmek üzere.


Bunlardan birisi çalışmalarını yıllardır izlediğim ve de hep takdir ettiğim Gökşin Sipahioğlu. Onun da burada olması benim için inanılmaz bir şans oldu.

Deneyimli gazeteci dünyada birçok ilklere imza atmış. İlk kez 1956’da İsrail-Mısır Savaşı’nda Sina Çölü’nde çektiği fotoğraflarla ses getirmiş. 1961’de hiçbir Batılı gazetecinin giremediği Arnavutluk’u fotoğraflamış ve 1962’de gemici pasaportuyla gittiği Küba’da yaptığı iş ABD’de 40 gazete tarafından kullanılmış. Sonraki dört yıl içerisinde, 80 ülkede yaptığı röpotajlar onun bir marka haline gelmesini sağlamış. 1966 yılında Hürriyet gazetesinin Paris bürosunu kurmak üzere yerleştiği Fransa’da, kendi ismini taşıyan fotoğraf ajansı SIPA Press’i kurdu. Ajans, Sipahioğlu’nun “haber kokusu alma” yeteneği sayesinde birçok bölgeye ilk muhabiri gönderen basın kuruluşu oldu ve dünyanın en büyük dört fotoğraf ajansından biri haline geldi.


Bu arada Coşkun Aral ile de görüşme fırsatı buldum. Uzun süredir yoktu pek ortalıkta. biraz sohbet ettik ayaküstü. Şimdi İz TV de program yapıyormuş. TRT de gösterilenler eski programların tekrarı dedi.
Görüşmek dileğiyle,

2 yorum:

Hayyam dedi ki...

kemalciğim,
senin de elinde ödülü görmek isterim hatta gönlüm bu ödülün arıcılıkla ilgili olmasından yana

İlhami Uyar dedi ki...

Sayın Demirci,insanların başarılarından dolayı ödüllendirilmesi yaptıkları işi daha çok sevmelerine ,motive olmalarına,geriden gelenlerede iyi örnek olacağı muhakkaktır.Mesleklerinde ekol olmuş iki değerli usta Gökşin Sipahioğlu ve Coşkun Aral beye daha nice ödül getirecek başarılı çalışmalar dilerim.Umarım bu kategoride sizide görürüz ve mutlu oluruz.Başarı ve sağlık dileklerimle,hoşca kalın.